UYARMIŞTIK!

(Aşağıdaki yazıyı 13 Eylül 2018’de fıstık fiyatlarının anormal bir şekilde artmasıyla‘Stokçulara Dikkat’ başlığı altında yazmıştım. Ve yazıyı şu cümleyle bitirmiştim: “Ve fiyatlar yine fahiş rakamlara çıkmadan aklımız başımıza gelmeyecek. Biz yine aynı sorunu aynı nedenler altında ortaya çıkan aynı sonuçlarıyla konuşup duracağız.” O günden bugüne değişen bir şey olmadı. Yazıyı aynen olduğu gibi yeniden yayınlıyoruz.)

Fıstık fiyatları anormal şekilde yine yükselmeye başladı.

Ne denmişti? Bu yıl rekolte yüksek, fiyatlar makul bir düzeyde sabitlenecek.

Hasadın ilk haftalarında bu söz doğrultusunda seyretti fiyatlar.

Boz fıstık 12 13 TL, kırmızı kuru fıstık, 25 27 kavlak fıstık 35 38, iç fıstık ise 85 100 TL arasında değer görüyordu.

Tabi bu fiyatlar üç aşağı beş yukarı fıstığın kalitesine göre değişebiliyor; ama anormal bir durum olmadığı sürece yukarıda belirttiğim fiyatlar üzerinden satış işlemi gerçekleşiyor.

Gerçekleşiyordu!

Bugünlerde ise anormal bir şekilde fıstık fiyatları yine artmış durumda.

Tablada satılan ben fıstık bile 18 TL’den 25 TL’ye çıkmış.

Kavlak fıstığın fiyatı ise şu gün itibariyle 50 TL, iç fıstık ise 120 130 TL.

Peki nasıl oldu da fiyatlar yine aniden değişkenlik göstermeye başladı?

Tahmin ettiğiniz gibi yine stokçular iş başında.

Aldığım duyumlara göre Milyon TL’ler ile GATEM’de fıstık satışları oluyormuş.

Ve bu kişiler fıstık işiyle alakası olmayan tamamen parası üzerinden iş yapan kişiler. Piyasanın dengesi işte tam da bu yüzden allak bullak oluyor.

Biz gazete olarak bu konu üzerine araştırma yaptık günlerce haberlerimizi yayınladık. Üreticisinden, tüketicisine birinci ağızdan bilgileri sayfalarımıza taşıdık.

Yetkililere neler yapılması gerektiğini fıstığın emekçileri birer birer anlattı.

CHP Gaziantep Milletvekili İrfan Kaplan mecliste verdiği soru önergesiyle bu konuyu gündeme taşıdı.

Ama yine görüyoruz ki aynı tas aynı hamam.

Yine döndük en başa. Bu ülkenin kaderi midir nedir? Aynı şeyleri, farklı zaman diliminde yaşayıp, aynı sonuçlarla karşılaşıyoruz.

Eğer bu sorunun tarafları bu işi kendilerine dert edinseydi bugün yine bu konuyu konuşuyor olmayacaktık.

Fıstığın fiyatı yükseliyor, ne güzel işte çiftçi para kazancak diye bana sitem edenler olacaktır eminim.

Ama bu durum hiç de öyle sanıldığı gibi değil.

Çiftçi malını her dönemde olduğu gibi bu dönemde de ucuzdan sattı. İhtiyacı olan, çocuğunu evlendiren, okutan, mahsul üzerinden borçlanan çiftçi yine emeğinin karşılığını alamadan mahsulü elinden çıkardı.

Kazanan yine 3. kişiler diye tabir ettiğimiz stokçular oldu.

Fıstığın fiyatlarını düzene sokan, bir kooperatif ve fıstığın kendisine ait bir borsası hala yok. Bu kurumlar olmadığı sürece bu dalgalanmalar yaşanmaya devam edecek.

Ha bir de parantez açmak istediğim bir konu var.

Biliyorsunuz art arda Nizip’te ve GATEM’de komisyoncular tarafından milyonlarca TL’lik fıstık vurgunu yapıldı. Üretici ister istemez artık komisyonculara güvenmiyor. Çoğu üretici artık, fıstıklarını üretim yerinde depoluyor. Bu fıstık da piyasaya sürülmediğinden dolayı fiyatların yükseldiğini belirtenler var. Umarım bu durum böyledir de üretici kazanır.

Fıstık piyasasında denge ve denetleme mekanizması kurulmadığı sürece biz bu meseleyi daha çok konuşuruz.

Ve fiyatlar yine fahiş rakamlara çıkmadan aklımız başımıza gelmeyecek.

Biz yine aynı sorunu aynı nedenler altında ortaya çıkan aynı sonuçlarıyla konuşup duracağız.

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Cihat Öztürk - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Telgraf Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Telgraf Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Telgraf Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Telgraf Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.