Gaziantep’in değil, dünyanın sorunu ama her şehir kendi tedbirini alıyor. Hatta ve hatta her birey kendi tedbirini almak zorunda.
Bakın, her kötü olay “bana bir şey olmaz” cümlesiyle başlıyor.
Bana bir şey olmazla başlayıp, herkese olan oluyor.
Öyle olmasaydı, dünyada bir kişiyle başlayan virüs, tüm dünyaya dalga dalga yayılır mıydı?
Maalesef, Gaziantep vak’a Türkiye’de görüldüğü tarihten bu yana ilk 10 şehir arasından eksik olmadı.
Bunun elbette sosyo-ekonomik sebepleri var. Üretimin devam etmesi yönündeki eğilim ve “ne pahasına olursa olsun” çalışma hayatının sürdürülebilir kılınması, buradaki vaka sayıların artmasında önemli bir etken olarak kabul edilebilir. Ancak insanımız gerçekten tedbirsiz!..
Bi defa, uymamız gereken kurallara uymuyoruz.
Bizim asla ve asla sergilememiz gereken davranışlarla, illa hükümetin veya Valiliğin yasaklama kararı mı getirmesi gerekiyor?
Bakın işte kış aylarına girdiğimiz şu günlerde manzara yine aynı!..
Tüm bilim adamları, kış aylarında Covid-19 vakasının pik yapacağını beyan ediyor ama bizde tedbir yok.
Peki, tedbir ne zaman alınıyor?
Ancak ve ancak, yasak kararı alınınca…
Halbuki, kendi otokontrol mekanizmamızı kendimiz oluşturabilmeliyiz.
Sadece sosyal mesafe-hijyen ve maske ile her şey tamam olmuyor. Sosyal ilişkilerimizi gözden geçirmek, eş-dost akraba ziyaretlerini frenlemek ve en önemlisi de kendi sağlığımız kadar, karşımızdakinin yaşam hakkına da saygı duymamız gerekiyor.
Biz bunları yaparsak zaten, kimsenin bizimle ilgili yasaklama getirmesine gerek yok. Kendi tedbirimizi aldığımız sürece, vaka sayıları zaten kendiliğinden düşüşe geçecektir.
“Bana bir şey olmaz” diyen bir kesim var ısrarla… Çevremizde, eş-dostta, mutlaka bir yakınımızda, virüs bulaşmayan olmadığına göre, bir gün sizin de kapınızı çalmayacağınızın garantisi yok.
Haa unutmadan, bir de hastalığını gizleyip, ortada tehlike saçan yaratıklar var ki, onların affedilebilir bir yanı yok. Çünkü, onların katilden pek bi farkları da yok!..
Hiçbir şey için geç olmadan, yasakları beklemeden, tedbirleri alarak, bu illeri sağduyu ile yenelim.
Yorum yazarak Telgraf Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Telgraf Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Telgraf Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Telgraf Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Telgraf Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Telgraf Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Telgraf Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Telgraf Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.